15 Temmuzda Türkiye uçurumun kenarından döndü
Devletin içine sızmış, çöreklenmiş hain paralelci grubun gerçekleştirme teşebbüsünde bulunduğu 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişiminin birinci yıldönümü vesilesiyle, 16 Temmuz Pazar günü bir basın açıklaması yapan Bask İzmir İl Temsilcisi Erkan Arpaçay, emperyalist ve işgalci güçlerin emrinde olan hain odakların karşısında yer alan vatandan yana saf tutan bir sendika olduklarını belirterek, “BASK camiası olarak 15 Temmuzun birinci yıldönümünde Anayasa ve demokrasiye bağlılığımızı haykırıyor, görevi yemine dayalı olanlar ile kamu hizmetindeki herkesi devlete ve demokrasiye sadakat yeminine uymaya davet ediyoruz” dedi.
“EN KÖTÜ DEMOKRASİ, EN İYİ DARBEDEN İYİDİR”
Arpaçay açıklamasının devamında şu hususlara yer verdi: “15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen kanlı ve hain darbe girişiminin birinci yıldönümünde BASK adına aşağıdaki hususları milletimize ve kamuoyuna hatırlatmayı bir demokrasi borcu görüyoruz: Türkiye’nin 57 yıllık tarihi darbeler ve darbe girişimleriyle sekteye uğrayan demokrasi mücadelesi şeklinde geçmiştir. Bu süreçleri bizzat yaşamayanlar dahi, izleri ve sonuçlarına tanıktır.
Bir insan için hafıza ne denli önemli ise, devletler için de tarih bilinci aynı derecede hayatidir. Darbe süreçleri bize hukukun mazluma da zalime de lazım olduğunu öğretmiştir. Aynı ateşe tekrar elini uzatmak akıl kârı olamaz.
Unutmamalıyız ki; birbirini sevmeyen, benimsemeyen tarafların kendi başına gelmediği sürece zulümlere sevindiği, alkışladığı günler geçtiğinde geriye utanç ve vicdan azaplar kalır. Bağımsızlığı şiar edinmiş, sivil bir demokratik kitle örgütü olmanın sorumluluğu ile 15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminin ilk saatlerinde haykırdığımız;
- En kötü demokrasi en iyi darbe rejiminden iyidir!
- Muhalefet ve sivil toplum ancak demokratik rejimlerde mümkündür!
- Demokratik sistemlerde iktidarlar hukuk düzeni içerisinde seçimlerle işbaşına gelir ve seçimle iktidardan ayrılır ve iktidarı devreder!
- Anayasal düzene ve demokrasiye aykırı, dayatmacı, askeri veya sivil darbe sayılabilecek hiçbir sistemi kabul etmeyeceğiz!
- Bir grup çapulcunun darbe girişimini şiddetle lanetliyoruz!
Söylemimizi ve temel ilkelerimizi bir kere daha tekrarlıyor, konfederasyonumuzun yukarıdaki esaslar çerçevesinde anayasamızın, devletin, anayasal kurumların ve demokrasinin yanında olacağını, üye sendikalarımızla kesintisiz demokrasi için mücadele etmeye kararlı olduğumuzu kamuoyuna ilan ediyoruz.
BASK olarak, paralel devlet yapılanmasının devleti ele geçirip dumura uğratma stratejisine ilişkin olarak birkaç hususu hatırlatmak görevimiz ve demokrasi borcumuzdur:
15/16 Temmuz 2016 Gecesinde; başta TBMM olmak üzere önemli devlet kurumlarının ve darbeye cansiperane direnen vatandaşların ve güvenlik güçlerinin üzerine kurşunlar, bombalar yağdıracak, 248 kişiyi şehit edecek, 2 bin kişiden fazla vatandaşımızı silahlarıyla, zırhlı araçlarla yaralayacak denli alçaklaşanlar, hepimizin, en çok da siyasilerin ‘iyi niyet’inden ‘gaflet ve dalalet’inden azami ölçüde faydalanmıştır.
FETÖ adlı paralel devlet yapılanması kapsamında, 120 binin üzerinde kamu görevlisinin işine son verilmiş, yaklaşık 25 bin kişi açığa alınmış ve 50 bin civarında tutuklama gerçekleştirilmiş olması üzerinde mutlaka düşünmek gerekir.
Kanlı örgüt; tüm ulusal sektörlerde yapılanmasını sağladığı gibi uluslararası alanda da hatırı sayılır ve Türkiye’nin başını ağrıtacak ilişkiler kurabilmiştir. Bu ağın devlet aygıtından en küçük zerresine kadar hukuk içinde temizlenmesi, devletin bekası için elzemdir.
BASK olarak gözden kaçırılmaya çalışılan bir hususa dikkat çekmek istiyoruz: Anılan örgüt Devletin en stratejik kurumlarına bile rahatlıkla sızabilmiş, bürokrasinin kilit noktalarında yığınak yapabilmiştir. Hakim ve savcıların üçte birinden fazlasının, general ve amirallerin yarısının, yanı sıra Anayasa Mahkemesi üyesinden valilere, polis memurundan emniyet müdürlerine, öğretmeninden üniversite öğretim üye ve görevlilerine kadar bürokrasinin her alanına sızabilmiş olmaları, kamu bürokrasisini alenen yönetir konuma gelebilmeleri ibret ve dehşet vericidir. 15 Temmuzda Türkiye uçurumun kenarından dönmüştür.
HABER: Yusuf KIRBAÇ