Yaklaşık 5 bin yıllık kültür mirasıyla kadim kentler arasında yer alan Tire, günümüzde dinler tarihinin en büyük hoşgörülerinden birini ortaya koyuyor. Derekahve semtinde bulunan iki katlı binanın üst katında “mescit” alt katında ise su kenarında kurulmuş küçük kilise anlamına gelen “ayazma” bulunuyor. “Caminin kilisesi” tanımlamasına tam anlamıyla uyan mescit ve ayazmanın kardeşliği günümüzde kente gelen yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisiniçekiyor.

Meryem ana Tire’de yaşamış

Beşinci yüzyılda inşa edilen kilisenin (ayazma) üst katı günümüzde halen “Şemsi mescidi” olarak hizmet veriyor. Mimari özellikleri ile dikkat çeken yapıyı 2016 yılında, Aziz Vukolos Yortusu için İzmir’de bulunan Fener Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos, İzmir Ortodoks Cemaati Aya Fotini Kilisesi yetkilileri ile birlikte ziyaret etmiş ve ayazmada yıllar sonra ilk kez ayin düzenlenmişti. Ayazmanın, 1922 yılına kadar Rum Hıristiyan halkın vaftiz ve isim verme törenleri için kullanıldığı öngörülüyor. Binanın, sadece ayazma olarak kullanıldığı dönemlerde Hıristiyanlar tarafından Azize Meryem’e adandığı bilinmektedir. Meryem Ana, İsa peygamberin idamından sonra Kudüs’te barınamamış, Yahudiler ve Romalılardan gördüğü baskılar üzerine Filistin’den Anadolu’ya göç etmiştir. Anadolu’ya geçen Hz. Meryem’in, birinci yüzyılda Bülbül Dağına yerleşmeden önce iki yıl süreyle Tire’de Derekahve Mahallesinde kaldığı öne sürülüyor. Bizans metinlerinde bu mahalle “Yukarı Meryemana” olarak adlandırılıyor. Tarihi kaynaklar ise Meryemana’nın belli bir süre Tire’de yaşadığına işaret ediyor.