Koltuk Döşemeciliği Mesleğini Tanıyalım
Koltuk Döşemeciliği Mesleğini Tanıyalım
Tire’nin ünlü koltuk döşemecilerinden Konyalı Koltuk Döşeme sahibi Mehmet Atalay ile mesleği hakkında güzel bir röportaj gerçekleştirdik.
Bize kendinizi tanıtır mısınız?
Ben Mehmet Atalay 1972 doğumluyum. Tire’de bu mesleği 25 yıldır yapıyorum. 1995 yılında bu işe başladım. Bu mesleğe mobilyanın kalbinin attığı yerde Kısıkköy’ de başladım. Orada da ilk olarak 1986 yılında başladım.
Bu mesleği isteyerek mi seçtiniz?
Biz 5 kardeşiz, abim ve ben okuyorduk . Ailem beni imkânsızlıklardan dolayı okuldan almak zorunda kaldı ve ben bu mesleğe atılmak durumunda kaldım. Beni önce bayan kuaförüne vereceklerdi ama sonradan akrabamız olan mobilyacının yanında çırak olarak buldum kendimi.
Mesleğinizin tanımını yapabilir misiniz?
İşimiz genel olarak mobilyaları yüzlemek olarak adlandırılabilir. İnsanların annesinden babasından hatıra olarak kalan eski mobilyaları oluyor onları getiriyorlar ve bizde onları yüzleyerek yeni bir görünüme kavuşturuyoruz. Bunun haricinde mobilyaların tamirini de yapıyoruz ve bu işleri yaparken de keyif alarak severek yapıyoruz. Çünkü buradan ekmek yiyoruz. Dile kolay 25 yıllık bir emeğimiz var ve zaman içerisinde mesleğimi severek daha da iyi yapmaya başladım.
Bizim haricimizde bu işi yapan başka arkadaşlarımızda var. Çünkü biz sonradan geldik buralara ama hiçbir zaman tek bir müşterimizle bile kavga etmedik, kimseye saygısızlık etmedik. Müşterimiz bir istedi biz iki yaptık. Zaman içerisinde burada evlendik, yuva kurduk. Tire bizi bağrına bastı bizde buna layık olmak için canla başla çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz.
Mesleğinizin zorlukları nelerdir?
Mesleğimizin en zor yanı sevkiyat kısmı. Çünkü evden almaya gidiyoruz, 3. katta, 4. katta, 5. katta artık kaçıncı kattaysa bir şekilde indiriyoruz ama iş bittikten sonra mobilya güzelleştikten sonra çok dikkatli çıkarmak durumunda kalıyoruz. Bu açıdan müşterimizin memnuniyetini kırmamak için oldukça zorlanıyoruz diyebilirim.
Mesleğinizin en sevdiğiniz yanı nedir?
Mobilyayı tamir ettikten sonra karşısına geçip çok güzel olduğunu gördüğünüz zaman ‘‘tamam diyorsun bu olmuş’’ o zaman mutlu oluyorsunuz. Eğer bir işte herhangi bir yeri beğenmediysek biz o işi teslim etmeyiz.
Yaptığınız işe göre elde ettiğiniz gelirden memnun musunuz?
Elhamdülillah, biz memnunuz kazancımızdan. 20-25 yıllık emeğimizin karşılığını aldık. Sabrettik evimizi aldık, yuvamızı kurduk. Binecek arabamız var, herhangi bir borcumuz yok. Sadece Allah’a bir can borcumuz var, onu da ne zaman isterse veririz.
Bu mesleği gençlere tavsiye eder misiniz?
Yeni nesil biliyorsunuz bu tarz mesleklere yönelmeyi pek tercih etmiyor. Zorunlu 12 yıllık bir eğitim var, gençler okuldan 18-19 yaşında mezun oluyor. Daha sonra askerlik falan araya girince yaş 20-22 yaş aralığına geliyor, o saatten sonra da kimse gelip bu mesleği yapmıyor. Bu mesleği yapmak, öğrenmek için temelden yetiştirmek gerekiyor. Küçükken de gençler çoğunlukla okulda oldukları için yetiştirecek eleman bulamıyorsunuz. Meslek liselerine bir düzen verilmeli çocuklar oraya gittikleri zaman bile ne olacağını bilemeden okuyor. Eğer gerekli düzenlemeler yapılırsa daha iyi olur.
Bu mesleği seçmeseydiniz hangi mesleği yapmak isterdiniz?
Ben öncelikle yarım kalan okulumu bitirirdim. İmam Hatip okuyordum İmam olurdum. Kesinlikle bu mesleği seçtiğime pişman değilim. Yine olmasa bu mesleği seçerdim bunu da belirtmek isterim.
Meslek hayatınızda başınızdan geçen en kötü ve en iyi olur nedir?
En kötü olay müşterinin beğendiği koyu renk bir kumaş vardı, ben ise işi yaparken tam tersi çok açık bir kumaş kullanmışım ve fark etmemişim. Ama teslim ettiğim zamanda müşteri çok beğenmişti. Bu iş olarak başımdan geçen en kötü olay diyebilirim.
En iyi olay ise işimizi yaptıktan sonra tahsilatımızı alabiliyorsak bu bizim için en iyi olay oluyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.