bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Tire'de iki keçe atölyesi kaldı!

Tire 01.11.2014 - 10:40, Güncelleme: 19.02.2023 - 03:58
 

Tire'de iki keçe atölyesi kaldı!

Yün çoban kepeneği, yer yaygısı, halı, seccade, çadır, heybeleriyle ünlü İzmir'in Tire ilçesinde keçecilik, toplumdaki ihtiyaçlarda meydana gelen dönüşüm nedeniyle yok olmayla karşı karşıya.
Gelişen sanayi ve teknolojiyle birlikte toplumdaki talep ve ihtiyaçların değişmesi, kırsal nüfusun kentlere göç etmesiyle birlikte geleneksel el sanatlarından olan keçeciliği de yok olma noktasına getirdi. Eskiden çoban kepeneği, yer yaygısı, halı, seccade, çadır, heybe yapımında kullanılan keçenin yerini, günümüzde teknoloji ve sanayi ürünü elyaf ve pamuk almış durumda. Çobanların çaldıkları flütleriyle birlikte sırtlarından eksik etmediği kepenek ve keçeleriyle ünlü İzmir'in Tire ilçesinde 1960'lı yıllarda 45 olan keçe atölye sayısı günümüzde ikiye düşmüş. Bu iki atölyede 5 keçe ustası çalışıyor. Atölyelerde çalışan keçe ustaları İlyas Yeşilbal, Kadir Darkıran ve Mehmet Zaman, Arif Cön keçeciliğin yok olma nedenleri, geleceği ve keçeciliği nasıl yaptıklarını anlattı. 'KEÇE YAPIMI ZAHMETLİ BİR SÜREÇ' Kılları ya da yünlerin işlenmesi yoluyla elde edilen keçe, oldukça zahmetli bir süreç sonucunda elde ediliyor. Keçe yapımında daha çok koyunların ağustos ayındaki kırkımlarından elde edilen yünler kullanılıyor. Kırpılmış ve yıkanmış hayvan yünleri tarak makinesinden geçirildikten sonra, kalıp hasırın üzerine çubukla düzgün bir şekilde serilip, suyla dövülerek zemin yapılıyor. Sıkıştırılmış yün zemin üzerine, istenen şekle göre renkli yünler serpilerek desen oluşturuluyor. Ardından kalıp hasır üzerine serilen yünler, rulo halinde dürülüp, bir saat boyunca dövme makinesinde dövülerek, yünlerin birbiriyle iyice kaynaşması sağlanıyor. Eskiden keçeciler, yünleri ayakta dizleriyle saatlerce dövüyordu. Ancak, keçe yapımında dövme makinesinin kullanılmasıyla birlikte artık yünleri makineler dövmeye başladı. Dövme işleminden sonra hasır açılıp, yünlerin sıkıştırılması için sabunlu suyla sulanıyor. Sabunlu su verilerek üç saat boyunca makinede dövülen yünler, birbiriyle iyice kaynaşarak keçe halini alıyor. Daha sonra sopalarla düzeltilen keçe son olarak yıkanıp, kurutulup kullanıma hazır hale getiriliyor. BÖLGEDEKİ ÇATIŞMALAR TİRE'DEKİ KEÇE MESLEĞİNİ DE ETKİLEMİŞ İzmir'in Tire ilçesinde babasından kalan keçe atölyesinde 15 yıldır keçecilik yapan İlyas Yeşilbal, bitmekte olan keçecilik mesleğini yaşatmaya çalıştıklarını belirterek, "Artık bu mesleği devam ettirecek çırak yetişmiyor. Son nesil biziz. Bu mesleği bizden başka sürdürecek kimse de kalmadı" diye vurguladı. Keçeciliğin bitmesinin en büyük nedenlerinden biri yüne olan talebin azalması olduğunu dile getiren Yeşilbal, "Yün para etmiyor yünün kilosu bir çay parası bile değil. Eskiden yün çok değerli olduğu için bizim işçiliğimizi karşılıyordu. Şu anda çok ucuz olduğu için köylüler yünlerini dereye döküyor" dedi. Bölge illerinde yaşanan çatışmalı ortamdan kaynaklı mesleklerinin bitme noktasına geldiğini ifade eden Yeşilbal, "Eskiden Van'a, Sivas'a, Erzincan'a ve Erzurum'a her hafta buradan bir kamyon keçe giderdi. Orada yaşanan olaylar dağlarda çoban bırakmadı zaten. Çoban dağa çıkmadı mı kepeneği ne yapsın ki. Bunun bize bayağı bir zararı oldu" diye belirtti. Yeşilbal, fabrikaların yatak ve yorgan yapımında yünün yerine daha ucuz olan elyafı kullanması nedeniyle yünün kullanım alanının da daraldığını söyledi. 'DESTEK OLURSA BU MESLEĞİ YAŞATIRIZ' Yünün işlenmesi çok zor ve masraflı bir malzeme olduğunu ifade eden Yeşilbal, "Bu iş çok emek gerektiriyor. İki kalfayla birlikte günde ancak iki tane keçe halı yapıyoruz. Bir yün halının fiyatı 200, yolluğun fiyatı ise 50 TL'dir" diye kaydetti. Koyunları kırpma zamanlarında iş yaptıklarını söyleyen Yeşilbal, onun dışındaki zamanlarda fazla iş yapmadıklarını kaydetti. Keçenin çok sağlıklı ve kullanışlı olduğunu vurgulayan Yeşilbal, "Keçe çok dayanıklı, keçe bir halı 20 yıl kullanılabilir. Keçe kullanıldıkça güzelleşir, keçe kullanılmadığında ise kendi kendini yok eder. Keçe halıyı beton zeminin üzerine koyduğunuzda kesinlikle soğuk geçirmez. Semerde kullandığınızda ise hayvanın terini çekiyor. Keçeyi ateşin içine at yakamazsın. Keçe gerçekten çok dayanıklı ve sağlıklı bir ürün" dedi. Devletin vergiyi kaldırması dışında keçecilik mesleğine yönelik bir desteğinin olmadığını dile getiren Yeşilbal, "Destek olursa bu mesleği yaşatırız. Bunu bekliyoruz" diye aktardı. Aynı atölyede çalışan 30 yaşındaki keçe ustası Kadir Darkıran ise, 15 yaşından beri bu işi yaptığını söyleyerek, "Keçecilik çok zor ve zahmetli bir meslek. Her şeyini tek tek elimizle düzeltip işliyoruz" dedi. '45 KEÇECİDEN ÖLE ÖLE BİZ İKİ KİŞİ KALDIK' Tire'deki açtığı keçe atölyesinde keçe ustalığı yapan 62 yaşındaki Mehmet Zaman ise, 7 yaşındayken başlamış bu mesleğe. Devlet memuru olunca mesleğe 29 yıl ara vermiş. Emekli maaşı yetmediği için tekrar keçe mesleğine geri dönerek atölye açmış ve başlamış keçecilik mesleğine. Zaman, "Mesleğin geleceği yok, artık bu meslekte çırak yetişmiyor. Bu meslek artık bitti. Eskiden 45 keçeci vardı öle öle 2 keçeci kaldık" diye aktardı.     KAYNAK:  DENİZ TEKİN
Yün çoban kepeneği, yer yaygısı, halı, seccade, çadır, heybeleriyle ünlü İzmir'in Tire ilçesinde keçecilik, toplumdaki ihtiyaçlarda meydana gelen dönüşüm nedeniyle yok olmayla karşı karşıya.

Gelişen sanayi ve teknolojiyle birlikte toplumdaki talep ve ihtiyaçların değişmesi, kırsal nüfusun kentlere göç etmesiyle birlikte geleneksel el sanatlarından olan keçeciliği de yok olma noktasına getirdi. Eskiden çoban kepeneği, yer yaygısı, halı, seccade, çadır, heybe yapımında kullanılan keçenin yerini, günümüzde teknoloji ve sanayi ürünü elyaf ve pamuk almış durumda. Çobanların çaldıkları flütleriyle birlikte sırtlarından eksik etmediği kepenek ve keçeleriyle ünlü İzmir'in Tire ilçesinde 1960'lı yıllarda 45 olan keçe atölye sayısı günümüzde ikiye düşmüş. Bu iki atölyede 5 keçe ustası çalışıyor. Atölyelerde çalışan keçe ustaları İlyas Yeşilbal, Kadir Darkıran ve Mehmet Zaman, Arif Cön keçeciliğin yok olma nedenleri, geleceği ve keçeciliği nasıl yaptıklarını anlattı.

'KEÇE YAPIMI ZAHMETLİ BİR SÜREÇ'

Kılları ya da yünlerin işlenmesi yoluyla elde edilen keçe, oldukça zahmetli bir süreç sonucunda elde ediliyor. Keçe yapımında daha çok koyunların ağustos ayındaki kırkımlarından elde edilen yünler kullanılıyor. Kırpılmış ve yıkanmış hayvan yünleri tarak makinesinden geçirildikten sonra, kalıp hasırın üzerine çubukla düzgün bir şekilde serilip, suyla dövülerek zemin yapılıyor. Sıkıştırılmış yün zemin üzerine, istenen şekle göre renkli yünler serpilerek desen oluşturuluyor. Ardından kalıp hasır üzerine serilen yünler, rulo halinde dürülüp, bir saat boyunca dövme makinesinde dövülerek, yünlerin birbiriyle iyice kaynaşması sağlanıyor. Eskiden keçeciler, yünleri ayakta dizleriyle saatlerce dövüyordu. Ancak, keçe yapımında dövme makinesinin kullanılmasıyla birlikte artık yünleri makineler dövmeye başladı. Dövme işleminden sonra hasır açılıp, yünlerin sıkıştırılması için sabunlu suyla sulanıyor. Sabunlu su verilerek üç saat boyunca makinede dövülen yünler, birbiriyle iyice kaynaşarak keçe halini alıyor. Daha sonra sopalarla düzeltilen keçe son olarak yıkanıp, kurutulup kullanıma hazır hale getiriliyor.

BÖLGEDEKİ ÇATIŞMALAR TİRE'DEKİ KEÇE MESLEĞİNİ DE ETKİLEMİŞ

İzmir'in Tire ilçesinde babasından kalan keçe atölyesinde 15 yıldır keçecilik yapan İlyas Yeşilbal, bitmekte olan keçecilik mesleğini yaşatmaya çalıştıklarını belirterek, "Artık bu mesleği devam ettirecek çırak yetişmiyor. Son nesil biziz. Bu mesleği bizden başka sürdürecek kimse de kalmadı" diye vurguladı. Keçeciliğin bitmesinin en büyük nedenlerinden biri yüne olan talebin azalması olduğunu dile getiren Yeşilbal, "Yün para etmiyor yünün kilosu bir çay parası bile değil. Eskiden yün çok değerli olduğu için bizim işçiliğimizi karşılıyordu. Şu anda çok ucuz olduğu için köylüler yünlerini dereye döküyor" dedi. Bölge illerinde yaşanan çatışmalı ortamdan kaynaklı mesleklerinin bitme noktasına geldiğini ifade eden Yeşilbal, "Eskiden Van'a, Sivas'a, Erzincan'a ve Erzurum'a her hafta buradan bir kamyon keçe giderdi. Orada yaşanan olaylar dağlarda çoban bırakmadı zaten. Çoban dağa çıkmadı mı kepeneği ne yapsın ki. Bunun bize bayağı bir zararı oldu" diye belirtti. Yeşilbal, fabrikaların yatak ve yorgan yapımında yünün yerine daha ucuz olan elyafı kullanması nedeniyle yünün kullanım alanının da daraldığını söyledi.

'DESTEK OLURSA BU MESLEĞİ YAŞATIRIZ'

Yünün işlenmesi çok zor ve masraflı bir malzeme olduğunu ifade eden Yeşilbal, "Bu iş çok emek gerektiriyor. İki kalfayla birlikte günde ancak iki tane keçe halı yapıyoruz. Bir yün halının fiyatı 200, yolluğun fiyatı ise 50 TL'dir" diye kaydetti. Koyunları kırpma zamanlarında iş yaptıklarını söyleyen Yeşilbal, onun dışındaki zamanlarda fazla iş yapmadıklarını kaydetti. Keçenin çok sağlıklı ve kullanışlı olduğunu vurgulayan Yeşilbal, "Keçe çok dayanıklı, keçe bir halı 20 yıl kullanılabilir. Keçe kullanıldıkça güzelleşir, keçe kullanılmadığında ise kendi kendini yok eder. Keçe halıyı beton zeminin üzerine koyduğunuzda kesinlikle soğuk geçirmez. Semerde kullandığınızda ise hayvanın terini çekiyor. Keçeyi ateşin içine at yakamazsın. Keçe gerçekten çok dayanıklı ve sağlıklı bir ürün" dedi. Devletin vergiyi kaldırması dışında keçecilik mesleğine yönelik bir desteğinin olmadığını dile getiren Yeşilbal, "Destek olursa bu mesleği yaşatırız. Bunu bekliyoruz" diye aktardı. Aynı atölyede çalışan 30 yaşındaki keçe ustası Kadir Darkıran ise, 15 yaşından beri bu işi yaptığını söyleyerek, "Keçecilik çok zor ve zahmetli bir meslek. Her şeyini tek tek elimizle düzeltip işliyoruz" dedi.

'45 KEÇECİDEN ÖLE ÖLE BİZ İKİ KİŞİ KALDIK'

Tire'deki açtığı keçe atölyesinde keçe ustalığı yapan 62 yaşındaki Mehmet Zaman ise, 7 yaşındayken başlamış bu mesleğe. Devlet memuru olunca mesleğe 29 yıl ara vermiş. Emekli maaşı yetmediği için tekrar keçe mesleğine geri dönerek atölye açmış ve başlamış keçecilik mesleğine. Zaman, "Mesleğin geleceği yok, artık bu meslekte çırak yetişmiyor. Bu meslek artık bitti. Eskiden 45 keçeci vardı öle öle 2 keçeci kaldık" diye aktardı.

 

 

KAYNAK:  DENİZ TEKİN

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.