bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Tanju Çığranış
Köşe Yazarı
Tanju Çığranış
 

UÇAK KAZALARININ SIRRINI ÇÖZEN KARA KUTU HAKKINDA BİLMEDİKLERİMİZ;

KARA KUTU’NUN KENDİ TURUNCU ADI KARA Uçak kazalarının ardındaki nedenlerin açığa çıkarılmasını sağlayan kara kutu’nun mucidi David Warrren 20 mart 1925’de Avustralya’nın kuzeyindeki bir ada da dünyaya geldi. David Warren, henüz daha 9 yaşında bir çocukken trajik bir olay yaşamıştır.   1934 yılında uçakların henüz yeni yeni yaygınlaşmaya başladığı zamanda babasını Bass boğazındaki bir uçak kazasında kaybetti. Kim bilir, ileride yapacağı havacılık adına önemli işlerin altında yaşamış olduğu bu trajik olay yatıyordu belki de. • 1934 yılında ardında hiçbir iz bırakmadan Bass boğazına çakılan ‘’ Miss Hubert ‘’ Uçağı Avustralya’nın sivil uçuş gibi ekibi içeren ilk büyük hava kazasının başrolündeydi. Dr.Warren’in babası ise bu kazada yaşamını kaybedenlerden biriydi.9 yaşındaki oğluna okuduğu yatılı okula götürmesi için verdiği son şey sade bir tasarıma sahip olan ve pilsiz çalışan küçük bir radyoydu.Warren’in bu tip aletlere ilgisi o radyo ile başlamıştı. Üniversiteyi bitirdikten sonra   Avustralya havacılık araştırma kurumunda çalışmaya başladı ve bu kurumda, düşen uçakların düşme nedenlerini araştırıyordu. Fakat elde çok fazla bilgi olmadan sadece düşen uçakların parçalarına bakarak veya hayatta kalan birileri varsa onların anlattıklarından yola çıkarak kazanın asıl sonucu bulmak bazen oldukça zorlayıcı oluyordu. (Bir nevi Sherlock Holmes’culuk yapmak gibi bişey, ) 1953 yılında dünyanın ilk jet motorlu yolcu uçağı olan İngiliz De Havilland Comet uçağının yaptığı kazayı inceleyen ekipte bulunan Warren, bu inceleme sırasında uçaklara yerleştirilecek ve pilot seslerini kayıt edecek bir cihazın kazaları aydınlatmada önemli bir rol oynayacağını düşündü. Bununla ilgili hemen bir çalışma yapan Warren, ne yazık ki pek de istediği bir sonuçla karşılaşmadı. Havacılık yetkilileri bu cihazın gerekliği konusunda Warren’la aynı fikirde değillerdi.   Warren uçak kazalarının nedeninin bir kokpit kayıt aracılığıyla açığa çıkarabileceğini düşündü. Bu düşüncesinin ilk anda pek fazla ilgi çekmemesi üzerine Warren, kafasında tasarladığını somutlaştırmaya karar verdi. İngiltere havacılık kayıt kurulu Genel Sekreteri ve Hava Tümgenerali R.Hardinghan kara kutu düşüncesini geliştirmesi konusunda Warren’ı isteklendiren önemli kişilerden birisiydi.1960 yılında Queensland daki uçak kazasıyla ilgili davaya bakan hakimin,Warren’in geliştirdiği kara kutu’dan haberi oldu. Hukuki bir emirle 1963 yılı Ocak ayından itibaren Avustralya’da ki tüm yolcu uçaklarında pilot konuşmalarını kaydeden, aygıtların bulunması gerekliliği getirildi.   1967 yılında Avustralya her iki aygıtın kullanımını zorunlu hale getiren ilk ülke oldu. Kazanın oluş nedeninin tam ve doğru olarak belirlenebilmesi için uçuş veri aygıtı (FDR) ile kokpit ses kayıt aygıtı (CVR) adı verilen aygıtlardan yararlanılır. FDR ile CVR’ın aynı zaman dilimine ait kayıtlar karşılaştırılır. Kazadan sonra enkazın içinde kolayca bulunabilmesi için kara kutu adının aksine siyah değil turuncu renktedir.Ağır kırımlı kazalardan sonra arandığı için ve kimi zamanda yangın nedeniyle karardığı için bu adı aldığı söylenir. Uçağın genellikle kuyruk bölümünde bulunur. Ayrıca kara kutu tek değil 2 kutudan oluşur. Kokpit ses kayıt aygıtı (CVR) bu aygıta pilotlar arasındaki ve onların kuleyle olan konuşmaları kaydedilir. Uçuş veri aygıtı (FDR) ise uçuşla ilgili teknik veriler kaydedilir. Kokpitteki 4 mikrofon aracılığıyla işitsel bilgiler aktarılır.   Bilgi alımı uçaktan 700 farklı türde bilgi toplayan alıcılarla başlar. Bu veriler içinde hız,yükseklik,dış sıcaklık, kabin basıncı, motor perfonmansı,yön ve yakıt alımı gibi bilgiler vardır. Kara kutu kaza sırasında tüm darbelere karşı dayanıklı, kırılmayan, yangında zarar görmeyen ve bozulmayan bir kutudur.Kara kutu uçak düştükten 30 gün boyunca 6 km lik bir alana elektronik sinyal gönderebilir. Denizin altında bile kolaylıkla bulunabilmesinin nedeni gönderdikleri sinyallerdir. Çoğu zaman, uçak kazalarının ardındaki nedenlerin ortaya çıkmasında en büyük etken kara kutulardır. Yolcuların yaşamından sonra araştırmacıların önem verdiği ilk şeydir. Eğer kara kutu kazadan sonra bulunursa, kazadan hemen önceki dakikalarda neler olup bittiğini ve hatta kazanın arka planında nelerin olduğu hakkında ip ucu verebilir.   Araştırmacılar, kara kutunun bütününü arasalar da kimi zaman enkazın geride kalan tek bölümü kayıt aygıtının kazaya dayanıklı hafıza ünitesi (CVR) dır. CVR titanyum yada aliminyum içeren paslanmaz çelikle kaplıdır.1000 Santigrat derece sıcaklığa ve en az 30 gün boyunca da tuzlu suya dayanıklıdır. İnsanlığa en yararalı buluşlardan biri olan kara kutu’nun yaratıcısı olan DR.Warren 2002 yılında havacılığa katkılarından dolayı Avustralya üstün hizmet adalyası ile ödüllendirilenmiş bu ödül töreninde yaptığı açıklamada; ‘’ Kara Kutu’nun insanlk için yararlı bir araç olarak düşünüldüğünü bilmek çok güzel ‘’ Demiştir.Kara Kuru’nun mucidi Dr.Warren’e çok şey borçlıyuz öyle değilmi? Kaynakça; Bilgi Üniversitesi Kültür Yayınları ve Vikipedia
Ekleme Tarihi: 24 Ağustos 2020 - Pazartesi

UÇAK KAZALARININ SIRRINI ÇÖZEN KARA KUTU HAKKINDA BİLMEDİKLERİMİZ;

KARA KUTU’NUN KENDİ TURUNCU ADI KARA

Uçak kazalarının ardındaki nedenlerin açığa çıkarılmasını sağlayan kara kutu’nun mucidi David Warrren 20 mart 1925’de Avustralya’nın kuzeyindeki bir ada da dünyaya geldi. David Warren, henüz daha 9 yaşında bir çocukken trajik bir olay yaşamıştır.

 

1934 yılında uçakların henüz yeni yeni yaygınlaşmaya başladığı zamanda babasını Bass boğazındaki bir uçak kazasında kaybetti. Kim bilir, ileride yapacağı havacılık adına önemli işlerin altında yaşamış olduğu bu trajik olay yatıyordu belki de. • 1934 yılında ardında hiçbir iz bırakmadan Bass boğazına çakılan ‘’ Miss Hubert ‘’ Uçağı Avustralya’nın sivil uçuş gibi ekibi içeren ilk büyük hava kazasının başrolündeydi. Dr.Warren’in babası ise bu kazada yaşamını kaybedenlerden biriydi.9 yaşındaki oğluna okuduğu yatılı okula götürmesi için verdiği son şey sade bir tasarıma sahip olan ve pilsiz çalışan küçük bir radyoydu.Warren’in bu tip aletlere ilgisi o radyo ile başlamıştı. Üniversiteyi bitirdikten sonra

 

Avustralya havacılık araştırma kurumunda çalışmaya başladı ve bu kurumda, düşen uçakların düşme nedenlerini araştırıyordu. Fakat elde çok fazla bilgi olmadan sadece düşen uçakların parçalarına bakarak veya hayatta kalan birileri varsa onların anlattıklarından yola çıkarak kazanın asıl sonucu bulmak bazen oldukça zorlayıcı oluyordu. (Bir nevi Sherlock Holmes’culuk yapmak gibi bişey, ) 1953 yılında dünyanın ilk jet motorlu yolcu uçağı olan İngiliz De Havilland Comet uçağının yaptığı kazayı inceleyen ekipte bulunan Warren, bu inceleme sırasında uçaklara yerleştirilecek ve pilot seslerini kayıt edecek bir cihazın kazaları aydınlatmada önemli bir rol oynayacağını düşündü. Bununla ilgili hemen bir çalışma yapan Warren, ne yazık ki pek de istediği bir sonuçla karşılaşmadı. Havacılık yetkilileri bu cihazın gerekliği konusunda Warren’la aynı fikirde değillerdi.

 

Warren uçak kazalarının nedeninin bir kokpit kayıt aracılığıyla açığa çıkarabileceğini düşündü. Bu düşüncesinin ilk anda pek fazla ilgi çekmemesi üzerine Warren, kafasında tasarladığını somutlaştırmaya karar verdi. İngiltere havacılık kayıt kurulu Genel Sekreteri ve Hava Tümgenerali R.Hardinghan kara kutu düşüncesini geliştirmesi konusunda Warren’ı isteklendiren önemli kişilerden birisiydi.1960 yılında Queensland daki uçak kazasıyla ilgili davaya bakan hakimin,Warren’in geliştirdiği kara kutu’dan haberi oldu. Hukuki bir emirle 1963 yılı Ocak ayından itibaren Avustralya’da ki tüm yolcu uçaklarında pilot konuşmalarını kaydeden, aygıtların bulunması gerekliliği getirildi.

 

1967 yılında Avustralya her iki aygıtın kullanımını zorunlu hale getiren ilk ülke oldu. Kazanın oluş nedeninin tam ve doğru olarak belirlenebilmesi için uçuş veri aygıtı (FDR) ile kokpit ses kayıt aygıtı (CVR) adı verilen aygıtlardan yararlanılır. FDR ile CVR’ın aynı zaman dilimine ait kayıtlar karşılaştırılır. Kazadan sonra enkazın içinde kolayca bulunabilmesi için kara kutu adının aksine siyah değil turuncu renktedir.Ağır kırımlı kazalardan sonra arandığı için ve kimi zamanda yangın nedeniyle karardığı için bu adı aldığı söylenir. Uçağın genellikle kuyruk bölümünde bulunur. Ayrıca kara kutu tek değil 2 kutudan oluşur. Kokpit ses kayıt aygıtı (CVR) bu aygıta pilotlar arasındaki ve onların kuleyle olan konuşmaları kaydedilir. Uçuş veri aygıtı (FDR) ise uçuşla ilgili teknik veriler kaydedilir. Kokpitteki 4 mikrofon aracılığıyla işitsel bilgiler aktarılır.

 

Bilgi alımı uçaktan 700 farklı türde bilgi toplayan alıcılarla başlar. Bu veriler içinde hız,yükseklik,dış sıcaklık, kabin basıncı, motor perfonmansı,yön ve yakıt alımı gibi bilgiler vardır. Kara kutu kaza sırasında tüm darbelere karşı dayanıklı, kırılmayan, yangında zarar görmeyen ve bozulmayan bir kutudur.Kara kutu uçak düştükten 30 gün boyunca 6 km lik bir alana elektronik sinyal gönderebilir. Denizin altında bile kolaylıkla bulunabilmesinin nedeni gönderdikleri sinyallerdir. Çoğu zaman, uçak kazalarının ardındaki nedenlerin ortaya çıkmasında en büyük etken kara kutulardır. Yolcuların yaşamından sonra araştırmacıların önem verdiği ilk şeydir. Eğer kara kutu kazadan sonra bulunursa, kazadan hemen önceki dakikalarda neler olup bittiğini ve hatta kazanın arka planında nelerin olduğu hakkında ip ucu verebilir.

 

Araştırmacılar, kara kutunun bütününü arasalar da kimi zaman enkazın geride kalan tek bölümü kayıt aygıtının kazaya dayanıklı hafıza ünitesi (CVR) dır. CVR titanyum yada aliminyum içeren paslanmaz çelikle kaplıdır.1000 Santigrat derece sıcaklığa ve en az 30 gün boyunca da tuzlu suya dayanıklıdır. İnsanlığa en yararalı buluşlardan biri olan kara kutu’nun yaratıcısı olan DR.Warren 2002 yılında havacılığa katkılarından dolayı Avustralya üstün hizmet adalyası ile ödüllendirilenmiş bu ödül töreninde yaptığı açıklamada; ‘’ Kara Kutu’nun insanlk için yararlı bir araç olarak düşünüldüğünü bilmek çok güzel ‘’ Demiştir.Kara Kuru’nun mucidi Dr.Warren’e çok şey borçlıyuz öyle değilmi?

Kaynakça; Bilgi Üniversitesi Kültür Yayınları ve Vikipedia

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.