meritking giriş kingroyal giriş

Nevruz Kenti Tire’de “Nevruz” konuşuldu

Tire 23.03.2015 - 10:14, Güncelleme: 19.02.2023 - 03:58
 

Nevruz Kenti Tire’de “Nevruz” konuşuldu

Bahar bayramı olan ‘nevruz’u yüzyıllardır bünyesinde yaşatan Tire’de nevruzu konu edinen bir panel düzenlendi. Tire Kültür Derneği tarafından organize edilen ‘Nevruz’un Kenti Tire’ konulu panele, farklı ülkelerden Türkiye’ye üniversite eğitimi için gelen öğrenciler de katıldı.
Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan; Orta Asya, Ortadoğu, Kafkasya, Ön Asya ve Balkanlar coğrafyalarındaki değişik kültürlerde yeri olan ve oralardaki halklar tarafından kutlanan Nevruz yani ‘Bahar Bayramı’, Tire’de de yüzyıllardır en güzel şekilde, en barışçıl şekilde kutlanmakta. Tire’deki geçmişi Moğol İmparatoru Timur’un askerlerinin Tire’de bir süre yaşamasına ve onlardan bölge kültürüne kazandırılmasına dayandırılan bu kadim bayram geleneği, bugüne kadar farklı yönleri ile akademik şekilde pek ele alınmamıştı. 21 MART’TA PANEL, 22 MART’TA NEVRUZ KUTLAMASI YAPILDI Bu durumu da göz önünde bulunduran Tire Kültür Derneği, nevruzu konu edinen “Nevruz’un Kenti Tire” adlı bir proje gerçekleştirdi. İki günlük projenin ilk gününde, yani 21 Mart Cumartesi günü, aynı adla yapılan panel Ege Üniversitesi Tire Kutsan Meslek Yüksekokulu’nda gerçekleştirildi. Projenin ikinci gün etkinlikleri ise 22 Mart Pazar günü, Tire Balım Sultan Türbesi Mevkiinde yapılan ‘Nevruz Şenlikleri Kutlamaları’ oldu. PANELE FARKLI ÜLKELERDEN KATILAN ÖĞRENCİLER, RENK KATTI Tireli konukların yanı sıra, Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü öğrencisi olan çok farklı ülkelerden Türkiye’ye gelip üniversite eğitimi alan öğrencilerin de katıldığı panele ilgi yüksek oldu. Panelde kendi ülkelerinde yaşadıkları nevruz kültürünü ve deneyimlerini göstermeye çalışan öğrencilerin giydikleri milli yöresel giysiler ve kurdukları stantlar ilgi uyandırdı. ÜÇ KITADAN KATILIM OLDU Panele katılan öğrenciler; Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Irak, Suriye, Tunus, Sırbistan, Rusya, Ukrayna, Bangladeş, Tanzanya, Kırım, Tataristan ülke ve özerk bölgelerinden gelen öğrencilerdi. DESTEK VEREN KURUM VE KURULUŞLAR UNUTULMADI Tire Kültür Derneği tarafından gerçekleştirilen panele çeşitli yönleri ile destek veren ve katkı sunan kurum ve kuruluşlar; UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ege Üniversitesi, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Tire Ticaret Odası, Tire Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü, Tire Süt Kooperatifi ve Ege Folklor Derneği Federasyonu oldu. Panel öncesi, yapılan açıklamada destek veren kurum ve kuruluşlara teşekkür edildi. PANELİSTLER; PROF. METİN EKİCİ, MUNİS ARMAĞAN VE SULTAN ÖZATAŞ OLDU Panel öncesi Tire Kültür Derneği Başkanı Seyfullah Ayvalı ve Ege Üniversitesi Tire MYO Müdürü Prof. Dr. Harun Raşit Uysal kısa birer açılış konuşması yaparak katılımcılara “hoş geldiniz” dediler. Daha sonra panelistler tek tek isimleri okunarak sahneye davet edildi. Panelistler, şu isimlerde oluştu: Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Metin Ekici, Tireli araştırmacı, tarihçi, yazar Munis Armağan ve araştırmacı, yazar ve ressam Sultan Özataş. İlk sözü alan Prof. Ekici’nin sunum konusu, “Türk Kültüründe Kutsama ve Kutlama Anlayışında Nevruz” oldu. Daha söz alan Munis Armağan ise, “Tire’de Nevruz’un tarihsel süreci” konusunu anlattı. “TİRELİLER YÜZYILLARDIR BU KÜLTÜREL DEĞERİ CANLI TUTUP YAŞATMAKTA” Panel öncesi kısa bir açıklama ve giriş konuşması yapan Dernek Başkanı Ayvalı, bu konuşmasında; “Türk milletinin tarih boyunca Orta Asya’dan, Kafkasya’ya, Ön Asya’dan Anadolu’ya ve Balkanlara kadar yaşamış olduğu tüm coğrafyalara taşıdığı Nevruz Bayramı, Yeni Gün, Ulu Gün, Tengri Toy, Gutan, Mereke, Yılgayak gibi onlarca ismiyle Türk insanının tabiatı merkez alan inanç ve yaşam biçimi sembolize etmektedir. Türklerin yaşadığı tüm coğrafyalarda coşkulu bir şekilde halen kutlanmakta olan Nevruz Bayramı, ne yazık ki, Anadolu’da gün geçtikçe unutulmakta ve insanımızın büyük bir kültürel değeri kaybolmaya yüz tutmaktadır. Bu bağlamda Tire Kültür Derneği olarak, ‘Nevruz’un Kenti Tire’ projesini hazırlayarak, ilçemizde Batı Anadolu’nun Türkleştiği yüzyıllardan bu yana hiç bozulmadan ve unutulmadan kutlanmakta olan Nevruz Bayramı’nın, ülkemiz açısından ne denli önemli bir kültür hazinesi ve örneği olduğunu ortaya koymak istedik. Zira Tire’de kutlanmakta olan Nevruz Bayramı, her yıl on binlerce vatandaşımızın katılımı ile ülkemizde yapılan Nevruz kutlamalarının en büyüğü olma özelliğinin yanı sıra, bünyesinde Nevruz’un kendine özgü mesajlarından başka hiçbir içeriği barındırmamasıyla da özel bir yere sahiptir. İlçemiz Tire, gelişmiş tarım potansiyeli, ticari alt yapısı, zengin tarihi değerleri, kültürel birikimi ve doğal zenginlikleri ile birlikte bu denli önemli bir kültürel değeri yüzyıllardır aynı canlılıkta yaşatması ve koruması nedeniyle ‘Nevruz’un Kenti Tire’ unvanıyla anılmayı fazlasıyla hak etmektedir. Bu yerel sorumluluğumuzun ötesinde, Milli Bayramımız, Ulu Günümüz olan Nevruz’a sahip çıkarak, aynı zamanda, tarihte yaşadığımız büyük acılar ile elde etmiş olduğumuz milli birlik ve beraberliğimizi, güçlü bir şekilde savunmamız gerekiyor. Yaşamakta olduğumuz süreçte, bizi bir arada tutan birçok milli değerimiz tahrif edilmekte veya elimizden alınmak istenmektedir. Tüm bunlara karşı ancak ve ancak Nevruz gibi Milli değerlerimizin altında bir araya gelerek ayakta kalabiliriz. Aksi halde kaybettiğimiz kültürel değerlerimizle birlikte millet olarak hepimiz tarihin sayfalarında kaybolmakla karşı karşıya kalırız. Buradan açıkça ifade ediyoruz ki hiç kimse Türk Milletinin tarih boyunca tüm dünyaya öğretmiş olduğu bu kutlu anlayışı ve milletimizin öz değeri olan bu kutlu günü kirli ve hain amaçlarına alet etmeye kalkışmamalıdır. Zira Türk milleti için Nevruz Bayramı, tarihte birçok kez olduğu gibi aynı zamanda güçlü bir diriliş ve uyanışın kadim bir ifadesidir. Bu gün Nevruz Bayramını işaret ederek, tırnak içinde ‘tarihi bir açıklama’ yapılacaksa, hiç kuşkusuz bunun gerecek yeri ilçemiz Tire olmalıdır. İşte bu nedenle Tire’den ve teröre hiçbir zaman prim vermeyen Türkiye’nin en büyük Nevruz Kutlamasından bu tarihi açıklamayı Türk Milletinin son lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün bu günlere gönderdiği mesajını okuyarak yapmak istiyorum: ‘Gençlerimize, çocuklarımıza görecekleri eğitimin hududu ne olursa olsun en evvel ve her şeyden evvel kendi geleneklerine, milli ananelerine ve Türkiye’nin bağımsızlığına düşman olan unsurlarla mücadele etmek lüzumu öğretilmelidir.’ “ dedi.     HABER: KAMURAN KIZILBOĞA  
Bahar bayramı olan ‘nevruz’u yüzyıllardır bünyesinde yaşatan Tire’de nevruzu konu edinen bir panel düzenlendi. Tire Kültür Derneği tarafından organize edilen ‘Nevruz’un Kenti Tire’ konulu panele, farklı ülkelerden Türkiye’ye üniversite eğitimi için gelen öğrenciler de katıldı.

Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan; Orta Asya, Ortadoğu, Kafkasya, Ön Asya ve Balkanlar coğrafyalarındaki değişik kültürlerde yeri olan ve oralardaki halklar tarafından kutlanan Nevruz yani ‘Bahar Bayramı’, Tire’de de yüzyıllardır en güzel şekilde, en barışçıl şekilde kutlanmakta. Tire’deki geçmişi Moğol İmparatoru Timur’un askerlerinin Tire’de bir süre yaşamasına ve onlardan bölge kültürüne kazandırılmasına dayandırılan bu kadim bayram geleneği, bugüne kadar farklı yönleri ile akademik şekilde pek ele alınmamıştı.

21 MART’TA PANEL, 22 MART’TA NEVRUZ KUTLAMASI YAPILDI

Bu durumu da göz önünde bulunduran Tire Kültür Derneği, nevruzu konu edinen “Nevruz’un Kenti Tire” adlı bir proje gerçekleştirdi. İki günlük projenin ilk gününde, yani 21 Mart Cumartesi günü, aynı adla yapılan panel Ege Üniversitesi Tire Kutsan Meslek Yüksekokulu’nda gerçekleştirildi. Projenin ikinci gün etkinlikleri ise 22 Mart Pazar günü, Tire Balım Sultan Türbesi Mevkiinde yapılan ‘Nevruz Şenlikleri Kutlamaları’ oldu.

PANELE FARKLI ÜLKELERDEN KATILAN ÖĞRENCİLER, RENK KATTI

Tireli konukların yanı sıra, Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü öğrencisi olan çok farklı ülkelerden Türkiye’ye gelip üniversite eğitimi alan öğrencilerin de katıldığı panele ilgi yüksek oldu. Panelde kendi ülkelerinde yaşadıkları nevruz kültürünü ve deneyimlerini göstermeye çalışan öğrencilerin giydikleri milli yöresel giysiler ve kurdukları stantlar ilgi uyandırdı.

ÜÇ KITADAN KATILIM OLDU

Panele katılan öğrenciler; Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Irak, Suriye, Tunus, Sırbistan, Rusya, Ukrayna, Bangladeş, Tanzanya, Kırım, Tataristan ülke ve özerk bölgelerinden gelen öğrencilerdi.

DESTEK VEREN KURUM VE KURULUŞLAR UNUTULMADI

Tire Kültür Derneği tarafından gerçekleştirilen panele çeşitli yönleri ile destek veren ve katkı sunan kurum ve kuruluşlar; UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ege Üniversitesi, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Tire Ticaret Odası, Tire Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü, Tire Süt Kooperatifi ve Ege Folklor Derneği Federasyonu oldu. Panel öncesi, yapılan açıklamada destek veren kurum ve kuruluşlara teşekkür edildi.

PANELİSTLER; PROF. METİN EKİCİ, MUNİS ARMAĞAN VE SULTAN ÖZATAŞ OLDU

Panel öncesi Tire Kültür Derneği Başkanı Seyfullah Ayvalı ve Ege Üniversitesi Tire MYO Müdürü Prof. Dr. Harun Raşit Uysal kısa birer açılış konuşması yaparak katılımcılara “hoş geldiniz” dediler. Daha sonra panelistler tek tek isimleri okunarak sahneye davet edildi. Panelistler, şu isimlerde oluştu: Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Metin Ekici, Tireli araştırmacı, tarihçi, yazar Munis Armağan ve araştırmacı, yazar ve ressam Sultan Özataş. İlk sözü alan Prof. Ekici’nin sunum konusu, “Türk Kültüründe Kutsama ve Kutlama Anlayışında Nevruz” oldu. Daha söz alan Munis Armağan ise, “Tire’de Nevruz’un tarihsel süreci” konusunu anlattı.

“TİRELİLER YÜZYILLARDIR BU KÜLTÜREL DEĞERİ CANLI TUTUP YAŞATMAKTA”

Panel öncesi kısa bir açıklama ve giriş konuşması yapan Dernek Başkanı Ayvalı, bu konuşmasında; “Türk milletinin tarih boyunca Orta Asya’dan, Kafkasya’ya, Ön Asya’dan Anadolu’ya ve Balkanlara kadar yaşamış olduğu tüm coğrafyalara taşıdığı Nevruz Bayramı, Yeni Gün, Ulu Gün, Tengri Toy, Gutan, Mereke, Yılgayak gibi onlarca ismiyle Türk insanının tabiatı merkez alan inanç ve yaşam biçimi sembolize etmektedir.

Türklerin yaşadığı tüm coğrafyalarda coşkulu bir şekilde halen kutlanmakta olan Nevruz Bayramı, ne yazık ki, Anadolu’da gün geçtikçe unutulmakta ve insanımızın büyük bir kültürel değeri kaybolmaya yüz tutmaktadır.

Bu bağlamda Tire Kültür Derneği olarak, ‘Nevruz’un Kenti Tire’ projesini hazırlayarak, ilçemizde Batı Anadolu’nun Türkleştiği yüzyıllardan bu yana hiç bozulmadan ve unutulmadan kutlanmakta olan Nevruz Bayramı’nın, ülkemiz açısından ne denli önemli bir kültür hazinesi ve örneği olduğunu ortaya koymak istedik.

Zira Tire’de kutlanmakta olan Nevruz Bayramı, her yıl on binlerce vatandaşımızın katılımı ile ülkemizde yapılan Nevruz kutlamalarının en büyüğü olma özelliğinin yanı sıra, bünyesinde Nevruz’un kendine özgü mesajlarından başka hiçbir içeriği barındırmamasıyla da özel bir yere sahiptir.

İlçemiz Tire, gelişmiş tarım potansiyeli, ticari alt yapısı, zengin tarihi değerleri, kültürel birikimi ve doğal zenginlikleri ile birlikte bu denli önemli bir kültürel değeri yüzyıllardır aynı canlılıkta yaşatması ve koruması nedeniyle ‘Nevruz’un Kenti Tire’ unvanıyla anılmayı fazlasıyla hak etmektedir.

Bu yerel sorumluluğumuzun ötesinde, Milli Bayramımız, Ulu Günümüz olan Nevruz’a sahip çıkarak, aynı zamanda, tarihte yaşadığımız büyük acılar ile elde etmiş olduğumuz milli birlik ve beraberliğimizi, güçlü bir şekilde savunmamız gerekiyor. Yaşamakta olduğumuz süreçte, bizi bir arada tutan birçok milli değerimiz tahrif edilmekte veya elimizden alınmak istenmektedir. Tüm bunlara karşı ancak ve ancak Nevruz gibi Milli değerlerimizin altında bir araya gelerek ayakta kalabiliriz. Aksi halde kaybettiğimiz kültürel değerlerimizle birlikte millet olarak hepimiz tarihin sayfalarında kaybolmakla karşı karşıya kalırız.

Buradan açıkça ifade ediyoruz ki hiç kimse Türk Milletinin tarih boyunca tüm dünyaya öğretmiş olduğu bu kutlu anlayışı ve milletimizin öz değeri olan bu kutlu günü kirli ve hain amaçlarına alet etmeye kalkışmamalıdır. Zira Türk milleti için Nevruz Bayramı, tarihte birçok kez olduğu gibi aynı zamanda güçlü bir diriliş ve uyanışın kadim bir ifadesidir.

Bu gün Nevruz Bayramını işaret ederek, tırnak içinde ‘tarihi bir açıklama’ yapılacaksa, hiç kuşkusuz bunun gerecek yeri ilçemiz Tire olmalıdır. İşte bu nedenle Tire’den ve teröre hiçbir zaman prim vermeyen Türkiye’nin en büyük Nevruz Kutlamasından bu tarihi açıklamayı Türk Milletinin son lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün bu günlere gönderdiği mesajını okuyarak yapmak istiyorum: ‘Gençlerimize, çocuklarımıza görecekleri eğitimin hududu ne olursa olsun en evvel ve her şeyden evvel kendi geleneklerine, milli ananelerine ve Türkiye’nin bağımsızlığına düşman olan unsurlarla mücadele etmek lüzumu öğretilmelidir.’ “ dedi.

 

 

HABER: KAMURAN KIZILBOĞA

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.