bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Dr. Ramazan SOYLAR
Köşe Yazarı
Dr. Ramazan SOYLAR
 

ÇOCUKLUKTA ASTIM

          Astım; çocukluk çağında sık görülen, uzun süreli takip ve tedavi gerektiren, ebeveynleri ve hastayı yoran bir hastalıktır. Takibinin iyi yapılması, tedavisinin ehil ellerde düzenlenmesi, hem anne ve babaların hem de astımlı çocuklarımızın hekimleri tarafından yeterince bilgilendirilmeleri ile bu hastalıkla baş etme daha kolay olmaktadır. Astım nefes almada zorluk, nefes alıp verme sırasında ötme sesi şeklinde duyulan hışıltı, öksürük ile karakterize solunum yollarını ilgilendiren bir hastalıktır. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de astım çocukluk çağında sık görülmektedir. Her astım hastası çocuk aynı klinik tabloyu sergilemez. Yani her çocukta farklı hastalık seyri görülebilmektedir. Bu nedenle astımlı çocuklar kardeş bile olsa hastalık seyri ve tedavi anlamında kıyaslanmamalıdırlar.  Birçok etken bu hastalığın sık görülmesinde rol oynamaktadır. Tabi ki de her öksürük astım değildir. Hastalar hekimleri tarafından ayrıntılı olarak değerlendirilmeli, hastalık öyküsü irdelenmeli ve muayeneleri dikkatlice yapıldıktan sonra bazı laboratuvar yöntemlerini de kullanılarak astım tanısı konulabilmektedir. Anne ve babada astım olup olmaması, bebeklikte olan egzemalar, gıda alerjisi ya da solunum yolu alerjenlerine hassasiyet olması, sigaraya maruz kalınması, genetik olarak yatkın bir ailenin bireyi olmak çocukluk astımı için birer risk faktörüdür. Astım çok etraflıca etmenlere bağlı bir hastalıktır. Tek bir etmen hastalık tanısı için yeterli değildir. Burada hem ailevi özellikler olan genetik yatkınlık hem de çevresel bazı etmenler rol oynamaktadır. Çocukta genetik zeminde bir yatkınlık varsa yani ailede astım ya da alerjik bir hastalık varsa sigara içilen ortam, rutubetli bir ev ortamı, güneş görmeyen bir yaşam alanı ya da evde canlı hayvan beslenmesi gibi bazı çevresel uyaranlarla çocukta astım hastalık tablosu gelişebilmektedir. Astım tanısı almış bir çocuk ya da genetik yatkınlığı olan fakat hastalık tanısı almamış bir çocuk, soğuk algınlığı ya da gribal enfeksiyon geçirdiğinde astım hastalık tablosu gelişebilir. Mevcut hastalık alevlenebilir. Bu nedenle çocuklarımızın hastalanmasını önlemek gerekir. Koruyucu yöntemlerin başında da grip aşısı ile her yıl düzenli olarak aşılanma gelmektedir. Aşılama konusunda mutlaka çocuk hekiminden bilgi alınmalıdır. Çocuğun sağlıklı ve dengeli beslenmesi de vücut direncinin sağlanmasında ve hastalıkları bertaraf etmede çok önemlidir. Beslenme konusunda da hekiminizden bilgi alınız.           Astım tanısı almış çocuk hastalık seyri açısından düzenli olarak hekim takibinde olmalıdır. Ailesi mutlaka bilgi sahibi olmalıdır. Özellikle solunum sıkıntısını nasıl tanıyabileceği yönünden bilgi edinmelidir. İlaçları düzenli kullanmak çok önemlidir. İlaçların kullanım şekli, kullanım süresi, varsa yan etkileri, ilacın bırakılma aşamasının nasıl olacağı çocuk-ebeveyn-hekim işbirliği ile doğru bir şekilde planlanmalıdır. Alerjik kökenli bir durum düşünülüyorsa gerekli testler planlanmalı ve sonuçlarına göre tedavi izlemi yeniden gözden geçirilmelidir.             Astımlı çocuğun izleminde özellikle sigara içiciliği üzerinde de durmak isterim. Hekimlik yaşantımda bu çocukların ebeveynlerinde sigara içiminin sık olduğunu hep gördüm. Sigaranın hem içen hem de aynı ortamda bulunan için sayısız zararları vardır. Astımda tedavi ve takipte sigara olumsuz etkileri olan temel nedenlerden biridir. Çocuklarında hastalığın düzelmediğini gören ebeveynler nedense sigara içmeye ısrarla devam etmektedir. Sigaranın evde, balkonda ya da sokakta içilmesinin hiçbir farkı yoktur. Sigara içen anne ya da baba astımlı çocuğunun hastalığının düzelmemesinde temel sorumlu etmenlerdir. Bu nedenle astımlı çocuk ya da erişkin hastalar sigara içilen ortamlara kesinlikle girmemeli,  sigara içen kişilerle kesinlikle temas etmemelidirler. Çünkü sigara içen kişilerle aynı ortamda bulunan çocuklarda öksürük hiç geçmeyecektir. Bunu özellikle vurgulamak istedim. Kliniğimizde “çocuğumun öksürüğü geçmiyor doktor bey” diye gelen tüm ailelere bu açıdan uyarıları net olarak yapmaktayız.              Astım beraberinde gıda alerjileri, egzama, bahar nezlesi (saman nezlesi), solunum yolu duyarlılığı yapan alerjiler, ilaç alerjileri gibi hastalıklarla birliktelik gösterebilir. Böyle birlikteliği olan hastalar da düzenli hekim kontrolünde olmalıdır.              Bu yazımız vesilesi ile astımlı çocuklarımıza sağlık ve mutlu yarınlar dilerim. Esenlikler dilerim. Sevgiyle kalın.   Dr Ramazan SOYLAR          Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Tire - İzmir              Tel: 0542 39 81 222            www.drsoylarklinik.com    
Ekleme Tarihi: 06 Şubat 2019 - Çarşamba

ÇOCUKLUKTA ASTIM

          Astım; çocukluk çağında sık görülen, uzun süreli takip ve tedavi gerektiren, ebeveynleri ve hastayı yoran bir hastalıktır. Takibinin iyi yapılması, tedavisinin ehil ellerde düzenlenmesi, hem anne ve babaların hem de astımlı çocuklarımızın hekimleri tarafından yeterince bilgilendirilmeleri ile bu hastalıkla baş etme daha kolay olmaktadır. Astım nefes almada zorluk, nefes alıp verme sırasında ötme sesi şeklinde duyulan hışıltı, öksürük ile karakterize solunum yollarını ilgilendiren bir hastalıktır. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de astım çocukluk çağında sık görülmektedir. Her astım hastası çocuk aynı klinik tabloyu sergilemez. Yani her çocukta farklı hastalık seyri görülebilmektedir. Bu nedenle astımlı çocuklar kardeş bile olsa hastalık seyri ve tedavi anlamında kıyaslanmamalıdırlar.  Birçok etken bu hastalığın sık görülmesinde rol oynamaktadır. Tabi ki de her öksürük astım değildir. Hastalar hekimleri tarafından ayrıntılı olarak değerlendirilmeli, hastalık öyküsü irdelenmeli ve muayeneleri dikkatlice yapıldıktan sonra bazı laboratuvar yöntemlerini de kullanılarak astım tanısı konulabilmektedir. Anne ve babada astım olup olmaması, bebeklikte olan egzemalar, gıda alerjisi ya da solunum yolu alerjenlerine hassasiyet olması, sigaraya maruz kalınması, genetik olarak yatkın bir ailenin bireyi olmak çocukluk astımı için birer risk faktörüdür. Astım çok etraflıca etmenlere bağlı bir hastalıktır. Tek bir etmen hastalık tanısı için yeterli değildir. Burada hem ailevi özellikler olan genetik yatkınlık hem de çevresel bazı etmenler rol oynamaktadır. Çocukta genetik zeminde bir yatkınlık varsa yani ailede astım ya da alerjik bir hastalık varsa sigara içilen ortam, rutubetli bir ev ortamı, güneş görmeyen bir yaşam alanı ya da evde canlı hayvan beslenmesi gibi bazı çevresel uyaranlarla çocukta astım hastalık tablosu gelişebilmektedir. Astım tanısı almış bir çocuk ya da genetik yatkınlığı olan fakat hastalık tanısı almamış bir çocuk, soğuk algınlığı ya da gribal enfeksiyon geçirdiğinde astım hastalık tablosu gelişebilir. Mevcut hastalık alevlenebilir. Bu nedenle çocuklarımızın hastalanmasını önlemek gerekir. Koruyucu yöntemlerin başında da grip aşısı ile her yıl düzenli olarak aşılanma gelmektedir. Aşılama konusunda mutlaka çocuk hekiminden bilgi alınmalıdır. Çocuğun sağlıklı ve dengeli beslenmesi de vücut direncinin sağlanmasında ve hastalıkları bertaraf etmede çok önemlidir. Beslenme konusunda da hekiminizden bilgi alınız.

          Astım tanısı almış çocuk hastalık seyri açısından düzenli olarak hekim takibinde olmalıdır. Ailesi mutlaka bilgi sahibi olmalıdır. Özellikle solunum sıkıntısını nasıl tanıyabileceği yönünden bilgi edinmelidir. İlaçları düzenli kullanmak çok önemlidir. İlaçların kullanım şekli, kullanım süresi, varsa yan etkileri, ilacın bırakılma aşamasının nasıl olacağı çocuk-ebeveyn-hekim işbirliği ile doğru bir şekilde planlanmalıdır. Alerjik kökenli bir durum düşünülüyorsa gerekli testler planlanmalı ve sonuçlarına göre tedavi izlemi yeniden gözden geçirilmelidir.

 

          Astımlı çocuğun izleminde özellikle sigara içiciliği üzerinde de durmak isterim. Hekimlik yaşantımda bu çocukların ebeveynlerinde sigara içiminin sık olduğunu hep gördüm. Sigaranın hem içen hem de aynı ortamda bulunan için sayısız zararları vardır. Astımda tedavi ve takipte sigara olumsuz etkileri olan temel nedenlerden biridir. Çocuklarında hastalığın düzelmediğini gören ebeveynler nedense sigara içmeye ısrarla devam etmektedir. Sigaranın evde, balkonda ya da sokakta içilmesinin hiçbir farkı yoktur. Sigara içen anne ya da baba astımlı çocuğunun hastalığının düzelmemesinde temel sorumlu etmenlerdir. Bu nedenle astımlı çocuk ya da erişkin hastalar sigara içilen ortamlara kesinlikle girmemeli,  sigara içen kişilerle kesinlikle temas etmemelidirler. Çünkü sigara içen kişilerle aynı ortamda bulunan çocuklarda öksürük hiç geçmeyecektir. Bunu özellikle vurgulamak istedim. Kliniğimizde “çocuğumun öksürüğü geçmiyor doktor bey” diye gelen tüm ailelere bu açıdan uyarıları net olarak yapmaktayız.

 

           Astım beraberinde gıda alerjileri, egzama, bahar nezlesi (saman nezlesi), solunum yolu duyarlılığı yapan alerjiler, ilaç alerjileri gibi hastalıklarla birliktelik gösterebilir. Böyle birlikteliği olan hastalar da düzenli hekim kontrolünde olmalıdır.

 

           Bu yazımız vesilesi ile astımlı çocuklarımıza sağlık ve mutlu yarınlar dilerim. Esenlikler dilerim. Sevgiyle kalın.

 

Dr Ramazan SOYLAR         

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı

Tire - İzmir             

Tel: 0542 39 81 222           

www.drsoylarklinik.com

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.