bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Şevket Bahçelioğlu
Köşe Yazarı
Şevket Bahçelioğlu
 

ÇANAKKALE, ÖYLE BİR ZAFER Kİ;

İnsanlık tarihi çatışmalar, barışmalar, buluşlar, kültürel faaliyetler, sanatsal uğraşlar vs .insan odaklı pek çok etkinliklerle süregelmiştir. Bu geçmiş inişli çıkışlı olmuş, bazen çamurlu ve çakıl taşlı yollarda kan ve gözyaşı ile ilerlenmiş, bazen düz ve emin yollarda mutluluklar yaşanmış, müthiş buluşlarla her alanda ilerlemeler kaydedilmiştir. Özetle tarih ibretlik olaylar bütünüdür.   Tarih bir bilim dalıdır, geçmişin iyi, kötü, acı ve tatlı yönlerinin hatırlanması ve ders alınması için öğrenilen ve öğretilen bir bilim dalıdır. Ama ne derece ders alıyoruz? Bu konuda çoğu zaman sınıfta kaldığımızı söylemek hiç de yanlış olmayacaktır.   Tarih hakkında bu kısa bilgiyi hatırlattıktan sonra insanlık tarihinin en önemli sayfalarını oluşturan anlaşmazlıklar, çatışmalar, savaşlara geçmek istiyorum. Tarihin en önemli sayfaları savaşlarla doludur, yıllarca süren, hatta otuz yıl, yüzyıl süren savaşlar yaşanmıştır. İnsan kaybı bakımından en önemli savaşlar da şüphesiz 1.. ve 2. Dünya Savaşları olmuş, milyonlarca can kaybına yol açmıştır.   Bizim de katıldığımız 1. Dünya savaşının en önemli çarpışmaları Çanakkale cephesinde 1915 – 1916 yıllarında yaklaşık bir buçuk yıl kadar denizde ve karada cereyan etmiştir.   Bu muharebelerden ilki ve en şiddetlisi 18 Mart Çanakkale deniz muharebesidir. İngiliz ve Fransızların Yenilmez Armada diye nitelendirilen dev deniz güçlerinin Çanakkale boğazına saldırılarıyla başladı. Mağrur düşman kuvvetleri hiç de ummadıkları müthiş bir savunmayla bertaraf edildi ve kurtulabilen ler kendilerini Ege denizine zor attı. Boğazı geçemeyeceklerini anlayan İngiliz ve Fransızlar Gelibolu’ya asker çıkararak Boğazı aşmayı denediler.Ama karada da göğsü iman ateşi ve üstün vatan sevgisiyle çarpan Türk askerinin mucizevi direnişiyle karşılaşmış ve muharebe meydanlarını terk etmek zorunda kalmışlardır.   Tarihe en büyük savunma muharebeleri olarak geçen bu mücadelenin Türk ve dünya tarihinin gidişatında çok büyük sonuçlar doğurmuştur.   Bu sonuçları şöyle sıralayabiliriz: Boğazları geçip Rusya’ya yardım ederek güçlendirdikleri Rusya ile doğu cephesinden Almanları sıkıştırmak isteyen İngiliz ve Fransızlar bu emellerini gerçekleştirememişler ve bu durum Birinci Dünya savaşının iki yıl daha uzamasına sebep olmuştur.   İngiliz ve Fransız devletlerinin itibarları sarsılmış, Müslüman bir ülkeye yenilmeleri aynı dinde olan bazı sömürge toprakları halkının mukavemet göstermesine neden olmuştur. Yardım alamayan Çarlık Rusya’sı 1917 Bolşevik ihtilaliyle savaş meydanını terk etmek zorunda kalmıştır.   Bulgaristan bu savaş ile kesin olarak merkezi devletler safında yer almaya başlamış, İstanbul ve Berlin arasında emniyet hattı oluşturulmuştur. Dünyanın en güçlü devletleri olarak kabul edilen İngilizler ve Fransızlar büyük prestij kaybına sebep olmuştur.   Çanakkale savaşı ile Osmanlı ordusunun Balkan savaşlarında kaybettiği intitibarı geri kazanılmış, Türklerin kahramanlıkları ve savaşçılığı bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Türklerin savaş kudretini kaybetmedikleri görülmüş, Türk askerinin İtilaf askerlerinden üstün olduğu ispat edilmiştir.   Çanakkale Savaşında Türk komuta heyetinin düşman kuvvetlerini ilk çıkarma noktasında şiddet ve kuvvetle karşılama fikri Alman müttefik komutanlar tarafından kabul edilmemiş ve neticesinde 60 oranında daha çok zayiat verilmiştir. Savaş sonunda Türk kumanda ve kurmay heyetinin değeri ortaya çıkmıştır.   Bu muharebelerin kazandırdığı güven duygusu ilerde gerçekleştireceğimiz Kurtuluş Savaşımızı için moral kaynağı teşkil etmiştir.Onca kayıplarımıza rağmen bu muharebeler Milletçe gururla anacağımız, tarihimize övgü dolu satırlarla kaydedeceğimiz bir zafer olmuştur. Bu şanlı mücadele bizler için büyük bir askerî zafer, vatan bilincine değerli bir katkı, millî devlet olma yolunda önemli bir kazanım ve Mustafa Kemal’in geleceğin Türkiye Cumhuriyetini kuran lideri olmasında etkili olmuştur.   Sarsılmaz bir imanın, muazzam bir azmin ve yıkılmaz bir kararlılığın timsali olan 18 Mart Çanakkale Deniz Muharebesinin ve kazandığımız emsalsiz zaferin 105. yıl dönümünü kutlarken, bu uğurda canlarını vermiş şehitlerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla ve tazimle eğiliyoruz.  
Ekleme Tarihi: 18 Mart 2020 - Çarşamba

ÇANAKKALE, ÖYLE BİR ZAFER Kİ;

İnsanlık tarihi çatışmalar, barışmalar, buluşlar, kültürel faaliyetler, sanatsal uğraşlar vs .insan odaklı pek çok etkinliklerle süregelmiştir. Bu geçmiş inişli çıkışlı olmuş, bazen çamurlu ve çakıl taşlı yollarda kan ve gözyaşı ile ilerlenmiş, bazen düz ve emin yollarda mutluluklar yaşanmış, müthiş buluşlarla her alanda ilerlemeler kaydedilmiştir. Özetle tarih ibretlik olaylar bütünüdür.

 

Tarih bir bilim dalıdır, geçmişin iyi, kötü, acı ve tatlı yönlerinin hatırlanması ve ders alınması için öğrenilen ve öğretilen bir bilim dalıdır. Ama ne derece ders alıyoruz? Bu konuda çoğu zaman sınıfta kaldığımızı söylemek hiç de yanlış olmayacaktır.

 

Tarih hakkında bu kısa bilgiyi hatırlattıktan sonra insanlık tarihinin en önemli sayfalarını oluşturan anlaşmazlıklar, çatışmalar, savaşlara geçmek istiyorum. Tarihin en önemli sayfaları savaşlarla doludur, yıllarca süren, hatta otuz yıl, yüzyıl süren savaşlar yaşanmıştır. İnsan kaybı bakımından en önemli savaşlar da şüphesiz 1.. ve 2. Dünya Savaşları olmuş, milyonlarca can kaybına yol açmıştır.

 

Bizim de katıldığımız 1. Dünya savaşının en önemli çarpışmaları Çanakkale cephesinde 1915 – 1916 yıllarında yaklaşık bir buçuk yıl kadar denizde ve karada cereyan etmiştir.

 

Bu muharebelerden ilki ve en şiddetlisi 18 Mart Çanakkale deniz muharebesidir. İngiliz ve Fransızların Yenilmez Armada diye nitelendirilen dev deniz güçlerinin Çanakkale boğazına saldırılarıyla başladı. Mağrur düşman kuvvetleri hiç de ummadıkları müthiş bir savunmayla bertaraf edildi ve kurtulabilen ler kendilerini Ege denizine zor attı. Boğazı geçemeyeceklerini anlayan İngiliz ve Fransızlar Gelibolu’ya asker çıkararak Boğazı aşmayı denediler.Ama karada da göğsü iman ateşi ve üstün vatan sevgisiyle çarpan Türk askerinin mucizevi direnişiyle karşılaşmış ve muharebe meydanlarını terk etmek zorunda kalmışlardır.

 

Tarihe en büyük savunma muharebeleri olarak geçen bu mücadelenin Türk ve dünya tarihinin gidişatında çok büyük sonuçlar doğurmuştur.

 

Bu sonuçları şöyle sıralayabiliriz:

Boğazları geçip Rusya’ya yardım ederek güçlendirdikleri Rusya ile doğu cephesinden Almanları sıkıştırmak isteyen İngiliz ve Fransızlar bu emellerini gerçekleştirememişler ve bu durum Birinci Dünya savaşının iki yıl daha uzamasına sebep olmuştur.

 

İngiliz ve Fransız devletlerinin itibarları sarsılmış, Müslüman bir ülkeye yenilmeleri aynı dinde olan bazı sömürge toprakları halkının mukavemet göstermesine neden olmuştur.

Yardım alamayan Çarlık Rusya’sı 1917 Bolşevik ihtilaliyle savaş meydanını terk etmek zorunda kalmıştır.

 

Bulgaristan bu savaş ile kesin olarak merkezi devletler safında yer almaya başlamış, İstanbul ve Berlin arasında emniyet hattı oluşturulmuştur.

Dünyanın en güçlü devletleri olarak kabul edilen İngilizler ve Fransızlar büyük prestij kaybına sebep olmuştur.

 

Çanakkale savaşı ile Osmanlı ordusunun Balkan savaşlarında kaybettiği intitibarı geri kazanılmış, Türklerin kahramanlıkları ve savaşçılığı bir kez daha gözler önüne serilmiştir.

Türklerin savaş kudretini kaybetmedikleri görülmüş, Türk askerinin İtilaf askerlerinden üstün olduğu ispat edilmiştir.

 

Çanakkale Savaşında Türk komuta heyetinin düşman kuvvetlerini ilk çıkarma noktasında şiddet ve kuvvetle karşılama fikri Alman müttefik komutanlar tarafından kabul edilmemiş ve neticesinde 60 oranında daha çok zayiat verilmiştir. Savaş sonunda Türk kumanda ve kurmay heyetinin değeri ortaya çıkmıştır.

 

Bu muharebelerin kazandırdığı güven duygusu ilerde gerçekleştireceğimiz Kurtuluş Savaşımızı için moral kaynağı teşkil etmiştir.Onca kayıplarımıza rağmen bu muharebeler Milletçe gururla anacağımız, tarihimize övgü dolu satırlarla kaydedeceğimiz bir zafer olmuştur. Bu şanlı mücadele bizler için büyük bir askerî zafer, vatan bilincine değerli bir katkı, millî devlet olma yolunda önemli bir kazanım ve Mustafa Kemal’in geleceğin Türkiye Cumhuriyetini kuran lideri olmasında etkili olmuştur.

 

Sarsılmaz bir imanın, muazzam bir azmin ve yıkılmaz bir kararlılığın timsali olan 18 Mart Çanakkale Deniz Muharebesinin ve kazandığımız emsalsiz zaferin 105. yıl dönümünü kutlarken, bu uğurda canlarını vermiş şehitlerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla ve tazimle eğiliyoruz.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.